18 Mart 2013 Pazartesi

Bu Sabah Yağmur Var Melbourne'de



   Uyku problemleriyle ilk yarış haftasonunda sorun yaşayanlar elbette sadece biz değildik, Woking'de McLaren yetkililerinin neler konuştuğunu merak ediyorum. Peki sizce Milton Keynes'te neler dönüyor, Horner'ın yüzünün güldüğünü hiç sanmıyorum. Maranello'da bayram havası olduğunu düşünebilirsiniz ancak öyle olduğunu hiç sanmıyorum, Fry takımdakileri kırbaçlamaya devam etmek zorunda olduğunun farkında. Enstone'da mutluluk olduğu açık ama onlar da kalan yarışlar konusunda emin değillerdir.

   Beklenilen gün geldi, Melbourne'de ilk yarışı izledik ve kimin neler yaptığını gördüğümüzü sanıyoruz, ama itiraf edelim ki aslında hala hiç bir şey belli değil, geçen yıl olanlar gibi büyük bir karışıklık beklemiyorum ama Melbourne'deki pist koşullarının tabloyu tam olarak görmemizi engellediğini düşünüyorum. Sıralama turlarındaki kargaşayı zaten hepsinden ayrı tutuyorum.

   Sıralama turlarının kısa özeti aslında 10 dk erteleme cümlesi oldu, sonra 20 dk, sonrası malum. Q1 ile moraller yerine gelmişti aslında, sonlarda tur süreleri de iyileşince Q2 ve Q3'te doğru düzgün turlar görebilek için umutlanmıştım ama yağmur... Q2 ve Q3'in ertelenmesi konusu aslında karışık, gerçekten gerekli miydi derseniz, farklı bir tartışma konusu aslında. Aslında bu konuda etkili olan sanırım pist üzerindeki yol çizgileriydi. Yol çizgileri çok kaygan bir yapıya sahipler, Hamilton ve Massa'nın spinlerinde de zaten arka tekerleklerin bu çizgi üzerinde patinaja başlaması sonrası gerçekleştiğini unutmamak lazım. Yağmur yüzünden bu çizgiler tehlike yarattı sanırım, en azından Charlie Whiting böyle düşünmüş olmalı. Bu tabii ki hiç bir izleyiciyi mutlu etmedi, ben de dahil ve eski yarışlardaki gibi pilotların araçlarla boğuşmasını ve gerçek pilotajları görmek istediğimden olsa gerek, FIA'nın bu kararından hoşnut olmadım.


   Sıralamaların Q2 ve Q3 bölümünde de pist sıcaklığı düşüktü, önceki gece yağan yağmurun etkileri hala sürüyordu ve seans boyunca tur süreleri değişkendi. Pistin ısınmasıyla beraber kuruyan kısımlar gördük ve tur süreleri gittikçe arttı. Bunun tek avantajı da araçları sürekli pistte görmemiz ve canımızın sıkılmaması oldu, ancak sıralama seanslarında ortaya çıkan tablo çok gerçekçi değildi. Bunu zaten sıralama sonrası sosyal medya üzerinden de söylemiştim.

   Sıralama sonrasında sosyal medyada gördüğüm genel kanı, RBR'nin yine baskın bir araca sahip olduğu yönündeydi, bir çok kişi Vettel'in 4. şampiyonluğuna kesin gözüyle bakıyordu, bu sadece pist koşullarının getirdiği bir yanılsamadan ibaretti, sonrasında bunu görmüş olduk.


   Şimdi yarışa gidelim, 5 kırmızı ışığın söndüğü, kalplerin damarlara kan yerine adrenalin pompalamaya başladığı an. Ferrari'nin geçen yıl da start anında çok iyi kalkışları olduğunu biliyoruz, bu açıdan bir sürpriz olmadı ama itiraf edin, Webber hiç bu kadar kötü start almamıştı. Webber zaten iyi start alan bir pilot olmamıştır hiç bir zaman, ama bu start gerçekten kötüydü. Ferrariler Vettel'i zorlamaya başladığında kaç kişi Kimi'nin ne yaptığını anlayabilmişti? Ferrari ikinci pit stoplarda Alonso'yu erken pite alarak Vettel'in önüne geçmesini sağlarken, Massa için ise işler tam tersine döndü.


   Massa-Alonso konusunda pek çok yaygara koptu tekrar, Ferrari Alonso için yine Massa'yı gözden çıkardı diye yorumlarla çok sık karşılaştım ancak ben bu konuda aynı fikirde değilim, zaten yarış sonrasında Massa da konuya açıklık getirdi. Pite girmeme kararının kendisine ait olduğunu söyleyen Massa, kendisinin almak istemediği riski Alonso'nun aldığını ifade etti. O sırada hem Massa'nın hem de Alonso'nun lastikleri iyi performans verebiliyordu ve Vettel'in ne zaman lastiğinin biteceğini ve pite gireceğini takım bilmiyordu. O anda pite giren pilot kesinlikle kumar oynamış olacaktı ve Alonso bu riski aldıktan sonra Vettel'i pitte gördük, Ferrari'nin de istediği buydu. Bunun takım emri gibi bir şeyle alakası yoktu, çünkü Vettel'in lastikleri iyi olsaydı ve önü açıkken iyi turlar atmış olsaydı Alonso ile farkı açmış olabilirdi.

   Ayrıca kısa bir not düşmek isterim; Ferrari tek pilot stratejisini seven bir takımdır, ancak gerçekçi olalım, bu daha ilk yarıştı. Ferrari Avrupa yarışlarının ortalarına kadar pilotlarını serbest bırakır, pilotlarından biri şampiyonluktan koptuğu an, o adamın ipi de çekilir. Eğer Massa önceki yıllarda şampiyonada iddialı olabilmiş olabilseydi durumların çok daha farklı olabileceğini düşünmüşümdür. Kimi-Massa konusunda da mantıklı olan Kimi'yi seçmek gibi olabilir ancak 2008'de Massa başarılı oldu ve takımın 1. pilotu olmuştu, bu yıl da Alonso sorun yaşarsa Ferrari için durumlar çok net olacaktır, çünkü Ferrari 1999 yılında çok önemli bir şey öğrendi, bazen 1. pilotunuz sezonu kapatabilir. Schumacher'in İngiltere'de yapmış olduğu kaza sonrası takım Eddie Irvine üzerine oynamak zorunda kalmıştı hatırlarsanız, o yüzden sezonun ilk yarısında bu ayrıma girmenin hata olacağının onlar da farkındalar. Yine de Ferrari diğer takımlara göre bu konuda kararını diğer bir çok takıma göre çok daha erken verdiği için tepki çekmesi de doğal, bu da onların politikasıdır, seversiniz yada sevmezsiniz ama bu onların kararı, ben saygı duyuyorum.



   Neyse bu kısa nottan sonra yarışa devam edelim, Alonso'nun arkasındaki Vettel arayı kapatmaya başladı ancak görünen o ki, Ferrari'ye göre daha çabuk lastik ısıtabilse de bir o kadar çabuk lastik tüketen bir araç, Alonso lastiklerini ısıttıktan sonra farkı rahatça açtı.

   Hamilton, Sutil ve Kimi ise bu sırada farklı bir strateji uygulamıştı. Onlar hala tek pit stop yapmışlardı ve ilk 3 sırayı ele geçirmişlerdi ancak Hamilton ve Sutil bitmiş lastikleri ile Alonso'ya savunma yapmaya çalışsa da başarılı olamamaları çok normal. Kimi için ise işler çok farklı boyuttaydı, o yeterince öndeydi ve yarış boyunca uyguladığı strateji sayesinde lastiklerini çok zorlamadan ve mücadeleye girmeden rahat bir yarış çıkarmıştı. Alonso farkı kapatmaya başlasa da bilmediği şey aslında Kimi'nin lastiklerinin saklamış olmasıydı. Kimi temposunu yükseltti ve Alonso yapacağı bir şey olmadığını anladı, bu arada Sutil'i geçmeye çalışırken ve Caterham'a tur bindirmeye çalışırken kilitlediği frenlerinin aşındırdığı lastikleriyle performans kaybetti.

   Kazanan Lotus oldu, ama araç gerçekten hızlı mı? Kimi'nin yarış boyunca trafikten nispeten uzak durduğunu ve lastiklerini zorlamadığını söylemek lazım, Alonso'nun koşullarına göre çok daha rahat bir yarış geçirdi, bu iki aracı eşit koşullarda gördüğümüzde hangisinin hızlı olduğuna karar verebiliriz, ancak şu an benim gözüme çarpan Ferrari'nin daha hızlı olduğuydu.



   RBR'ye gelirsek; Horner'ın söylediklerine bakarsak, hava sıcaklığının düşük olmasından olumsuz etkilendiklerini, bu yüzden beklenildiği gibi bir sonuç alamadıklarını söyledi. Daha farklı koşullarda RBR iddialı olabilir mi, neden olmasın. Bu yarışa bakarak onları gözden çıkarmak büyük bir hata olur. Aracın temelinin eski olmasından dolayı gelişmenin yavaşlaması beklediğim bir şeydi ama bu RBR'nin hala bazı pistlerde favori olabileceğini düşünüyorum, RBR taraftarı kesinlikle umutsuz olmamalı.

   McLaren bu yarış ortalarda gözükmedi, araçtaki sorunun doğru ayar aralığının çok az olduğu söyleniyor, ancak sonraki yarışlarda bazı güncellemeler ile bu aralık genişletilebilir mi, yoksa sorun daha da büyük bir şey mi? Button sorunun çözümü uzun zaman alacak dedi, McLaren önceki yılın aracı ile yarışma gibi bir plandan uzak durmak istiyor çünkü ellerindeki aracın potansiyeli olduğunu biliyorlar, ellerindeki veriler bunu gösteriyor, sadece o potansiyeli alabilecek koşulları sağlamaları gerekiyor. Ben ne bekliyorum; Avrupa'da geri dönmüş güçlü bir McLaren bekliyorum. Olur mu, temennim olması yönünde.

   Perez ise başlı başına ayrı bir konu, ilk yarış iyi iş çıkarmadığı ortada, Button'a karşı mağlup oldu. Perez'in toparlanması gerektiği açık. Bu konuda çok fazla şey söylemek istemiyorum, çünkü Perez için söylenebilecek bir şey yoktu yarışta, gözle görülür bir mücadelesi olmadı ve ilk 5 takımın pilotları arasında son sıradaydı.



   En büyük hayal kırıklıklarından birine gelirsek, Sauber aracında çıkan hidrolik arızası yarışa kadar çözülemedi ve Hulkenberg Sauber ile ilk yarışına bu sebepten katılamadı. Bu çocuk ilk F1'e geldiğinde değeri bilinmedi, ben bir sene daha kalmasını isterdim, ancak şimdi değeri anlaşılmış gibi gözüküyor. Gerçeğini isterseniz, bu çocuğu izlemeyi seviyorum.

   Orta sıralar için, Force India güzel bir başlangıç yaptı, en azından Sutil için bunu söyleyebiliriz. Sutil aradan geçen zamanda sanki her günün F1 aracında geçirmiş gibi bir yarış çizdi, bilmeyenler onun spora uzun bir aradan sonra döndüğü tahmin edemezdi. Sutil'in dönüşünün ne kadar doğru bir karar olduğunu görmüş olduk, teşekkürler Force India. Bu arada gözden kaçmasın, Sutil biraz daha ekrana geldiği için göze batmış olabilir ancak Di Resta da onun hemen arkasında bitirdi yarışı, bu aslında Force India'nın performansını bize gayet güzel gösteriyor.

   Arka sıra mücadelesine baktığımızda da, Marussia geçen yıl başlayan ivmesine devam etmiş, Caterham karşısında daha hızlıydılar, umarım Marussia daha da gelişir ve orta sıra takımlarıyla mücadele verebilir. Marussia bir rus şirketi ve kazanılan başarılar Rusya'nın F1'e ilgisini arttıracaktır, F1 için bu pazar önemli ve Marussia'nın başarılı olması, Rusların F1'e daha çok para akıtması anlamına gelebilir. Daha fazla Rus sponsor görmek, neden olmasın.

 

    Bu yarışta ortaya çıkan tablo az çok bu şekilde, ancak başında da dediğim gibi bu senaryo diğer yarışlarda değişebilir. Şimdilik en hızlı araç Ferrari'de. Sezon öncesi testlerinden önce Fry bir şey demişti; Melbourne'de en hızlı aracın Ferrari olduğunu görmeden mutlu olamam. Ferrari de testlerde hiç bir zaman hızlı olduklarından tam olarak emin olamadığı için suratlar asıktı ve bu yanlış yorumlandı ve Ferrari'den beklentiler düşük tutuldu bazılarınca. Benim anladığım ise şu, Ferrari'nin amacı şampiyonluğu son yarışa bırakmamak, çünkü hem 2010 hem de 2012'de son yarışta şampiyonluğu kılpayı kaçırdılar, bunu tekrar yaşamak istemiyorlar, takım artık mücadeleci bir araç değil, en hızlı aracı istiyor ve bunda da haklılar, son yarıştaki şampiyonluk baskısı yüzünden kaybedilenleri gördükten sonra bu çok normal. Bu sezonun flaş takımı olmak için en büyük aday Ferrari, bu yıl Ferrari hakkında çok yazıp çizeceğiz gibi duruyor.

   Güzel bir yarışla başlayan sezon, aynı güzellikte geçsin, McLaren de bu yarışa dahil olsun isterim. Hamilton aracı izin verdiği sürece ve Kimi de şampiyonaya ortak olursa ilginç bir mücadele olacak, tadından yenmez denir ya, bu sezon tadından yenmesin, teşekkürler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder